11 Nisan 2009 Cumartesi

Atiye Deniz Röportajı

-Aslında bu ikinci albümünüz, ama ilk albümünüzü pek hatırlamıyoruz. O albümdeki eksik neydi?

İlk albümümü yaptığımda 17 yaşındaydım. “Don’t Think” ile çok iyi bir çıkıs yakalamıştım. Ama o sıralar lise eğitimimi sürdürüyordum. Bu yüzden daha çok derslerime konsantre olmuştum. Aslında ilk albümümle ‘’En İyi Çıkış Yapan Sanatçı’’ ödülü bile aldım. Şimdi ise 20 yaşındayım. Bu üç senenin içinde bir sürü deneyimlerim oldu ve kendimi çok geliştirebildim. İlk albümü ve yeni albümü karşılaştırdığınızda çok büyük fark hissedeceksiniz.

-Yeni albümü alan dinleyiciyi neler bekliyor?

"Atiye" albümünün bitmesi toplam bir sene sürdü. Çok detaylı ve emekli bir çalısma oldu. Albümün prodüktörlüğünü İskender Paydaş üstlendi. Murat Çekem, Tolga Kılıç, Mehmet Akatay ve Toygun Sözen gibi müzisyenlerle çalıştım. Atiye "melez" bir albüm ve Türkçe ağırlıklı. R'n'B, pop ve oryantali bir araya getirdik. Daha genç ve yenilikçi bir sound var. Hem dans ettiren hareketli parçalar, hem de slow bestelerim yer alıyor. Çıkıs parçası "Muamma"nın bestesi bana, İskender’e ve Phillip Ellwart’a; sözleri ise Murat Çekem’e ait.

-Prodüktörünüz daha önce de Mirkelam’ın iddialı çıkışına imza atan İskender Paydaş. Birlikte çalışmaya nasıl başladınız?

İlk tanışmamız bir konser turnesi sırasında oldu. İskender’le müzikal düşüncelerimiz ve fikirlerimiz çok uyuştu. Beraber çalışmaktan büyük keyif aldık. Bu sayede ikinci albüm müzikal olarak tam istediğimiz gibi oldu.

-Hem İngilizce, hem de Türkçe şarkılar var albümde. İngilizce şarkılar yurt dışı pazarı için mi düşünüldü?

”Atiye” albümü Türkçe ağırlıklı. Bu albüm dışında, yurt dışında çıkacak olan İngilizce bir albüm hazırlıyoruz. Şirketim Sony Music bu konuda çalışmalara başladı.

-“Kal” adlı şarkıda Teoman’la düetiniz var. Rock müzik dışında bir şarkıya Teoman’ı nasıl ikna ettiniz?

Albüm çalışmasının sonuna doğru İskender’in aklına düet bir şarkı yapma fikri geldi. Aklımıza ilk gelen isim de Teoman’dı. Çünkü bu düeti yapmanın amacı, benden farklı tarzda müzik yapan bir sanatçıyla bir araya gelmek ve böylece yine farklı tarzlardan oluşan bir parça yapmaktı. Teoman da kabul edince tabii çok sevindim.

-Albümün sound’u, hem de içinde İngilizce şarkılar barındırması ister istemez akla Hadise’yi getiriyor...

Benzetmek insanın en çok kullandığı yöntemlerden biri. İlk albümümde de Shakira’ya benzetilmiştim. Bu konuda gazetelerde çok haber çıkmıştı. Aslında hiç benzemiyoruz.

-Nazan Öncel’den de “Aşkına da Sana da” isimli şarkıyı seslendiriyorsunuz. Bu şarkının albümünüze girmesi nasıl oldu?

2007’de Nazan Öncel’le ön grup olarak turneye çıkmıştım. Beni desteklemek için bir parça verme söz konusu oldu. Parçaların arasında en çok ilgimi çeken “Aşkına da Sana da” idi. Beste ve sözler çok hoşuma gitmişti, aranjörlüğünü de zaten İskender yapmıştı.

-Bu albüm ile ilgili hedefleriniz neler?

Bu albüm benim için çok önemli. Tam beni ifade ettiği için de zaten adını “Atiye” koyduk. Bir sürü konserler vermek, şarkılarımdaki mesajları dinleyicilere iletmek, müziğe ve dansa olan sevgimi paylaşmak istiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder